Toplumların kaderi onları yöneten lider ve kadroların yeteneklerine, gücüne, samimiyetine, bilgisine ve vizyonuna bağlı. Klasik liderler kendilerini doğuştan lider gören, her şeyi bilen, paylaşmak yerine tüm yetki ve gücü kendisinde toplayan, toplumu bir tek aklın insafına terk edenlerdir. Oysa bu yüzyıl klasik lider anlayışlarını tarihin derinliklerine gömen ve yeni lider tiplerinin şekillenmesini zorunlu kılan bir yüzyıl.